MUSTAFA YUKA’NIN BABA İSAK (KEFERSUDİ) KİTABI ÇIKTI

 

BABA İSHAK, BABA İLYAS VE KÜLTÜREL DOKUMUZ.

elma olduk asıldık,
şarap olduk ezildik,
koçan olduk dizildik,
bu topraktan halk olduk.
boylandık,
filizlendik,
hamı olgun eyledik.

16 Mart Cumartesi günü saat 14'00'de Eski Munzur Kafesi yerinde, Mozaik Kitap Evinde, Yeni çıkan 462 sayfalık Baba İshak Kefersudi adlı tarihi romanın tanıtımı, söyleşi ve imza günü yapacak. Okurlarının yazarımızı yalnız bırakmayacaklarından eminiz. Bütün okurların orada olmasını bekliyoruz.

Yazarın “Kefersudi” adlı kitabından, Babailer 1239-1240 yılları arasında yaşanan bir başkaldır hareketidir. Anadolu’da çokça isyan yaşanmasına rağmen, Babailerin konumu hepsinden farklıdır. Çünkü Anadolu bu dönem bir kültürel ayrışma yaşanmaktadır. Feodaliteye karşı yoksul halk bir dervişin etrafında bütünleşmiştir. Kavga sınıfsaldır. Binlerce insan bu isyana aileleri ile birlikte katılmıştır.

Babailer, sosyalistlere göre yoksullaştırılan köylülerin, feodal beylere karşı baş kaldırmasıdır. Liberallere göre Anadolu’nun özgürleştirme hareketidir. Resmi ideolojiye göre bir Asi’nin baş kaldırması ve Anadolu Selçuklu devletinin bu isyan sonucu zayıflaması ve Moğol saldırısı sonucu(Kösedağ) yıkılmasına neden olmasıdır.

Türkiye son günlerde Babaileri konuşuyor. Türkiye’nin gündemine ise Abdullah Öcalan’ın sızdırılmış tutanakları neden oldu. Bu tutanaklar tartışılırken onlarca köşe yazarı Babaileri gündemine aldılar. İşte tam da bu sırada bizim 4 yıllık bir çalışmamızın ürünü olan (Baba İshak-Kefersudi) adlı tarihi romanımız piyasaya çıktı.Baba İshak-Kefersudi ,romanı bu konuda yazılmış bir tektir.Şimdiye kadar başlı başına bu konuda bir eser yaratılmadı.Babai isyanları bazı tarih kitapları içinde birer bölüm olarak yansıtıldı.Bu konuda ise roman hiç yazılmadı.Biz bu konuda bir ilki gerçekleştirdik.

Baba İshak-Kefersudi, Adıyaman’ın Samsat (Simsat) bölgesinin Kefersud Köyünde dergahını kurmuş. Yoksul yöre halkının katkısıyla kısa bir sürede halkın gönlünde taht kurmuş. Baba İshak ,Harzemşah kaçkını Türkmenlere, kapılarını sonuna kadar açmıştır.Tekke ile yöre halkı iç içe geçmiştir.İşte bu noktada devlet saldırıya geçmiş ve yok etmek istemiştir.

Amasya’nın Çat köyünde ise Horasan Erenlerinin Piri Baba İlyas dergahını kurmuş. İlyas tüm iyi niyetine rağmen Konya sarayının kara listesine alınmasında kendini koruyamamış.

Konya Sarayı Alattin Keykubat döneminde en parlak dönemini yaşamış. Bilge insanlar saraya alınmış.Onlara itibar edilmiş. Alattin’den sonra saray,düşünce insanlarına itibar etmekte vaz geçmiş.İşte bu süreçte Mevlana,Ahi Evren ,Muhhittin Arabi ve diğerleri Konya’yı terk etmek zorunda kalmışlar.

Malatya Babailerin çatışma alanı haline gelmiş. Malatya’nın, Eğribük kalesinde Alattin Keykubat 5 yıl tutuklu kalmış. Alattin Keykubat çevre köylerle iyi ilişkiler kurmayı başarabilmiştir.

Malatya üzerinde, Amasya’ya yönelen Babailer, Malatya’da Ali Şir komutasındaki biri Müslüman, diğeri gayri Müslim olan iki orduyu yenerek kuzeye yönelmiştir.

MUSTAFA YUKA KİMDİR?

Mustafa Yuka 1957 yılında Akçadağ’ın Altınlı (Keremis) Köyü’nde doğdu. 1978 yılında Sivas Eğitim Enstitüsünü bitirdi. 1979 yılında öğretmen olarak atandı. 1994 yılında Hamle Gazetesinde araştırma yazıları yayınlandı. Daha sonra Malatya Yorum, Çağrışım, Gerçek, Yeni Gün ve Son Nokta gazetelerinde köşe yazdı ve yazmaya halen devam ediyor. Mustafa Yuka’nın Öğretmen Dünyası, Anadolu Şiir ve MAKSAD sanat dergilerinde çeşitli araştırma yazıları ve şiirleri yayınlandı. Mustafa Yuka’nın 1993 Yılında “Kanla Çiçekler Açmaz ki” adlı ilk şiir kitabı, ikinci kitabı 2000 Yılında “Dünya Toplumsal Süreç ve Türkiye Demokrasisi” (Tarih ve inceleme), 2007 yılında “Baba İshak Böyle Buyurdu” (Araştırma ve destan), “Gazel Vaktidir Eylül”(şiir), adlı yapıtları yayınlandı.
Kaynak: Ali İhsan Öztürk