*Geldiniz meydanı boş buldunuz ha bire sorular sordunuz. Hadi bakalım sıra bende konuş.
SK: Abovvv çok fena… sor bakalım?
*On beş günlük Malatya, Arguvan ve İsa köy ziyaretleriniz nasıl geçti?
SK: Çok iyi geçti en çokta Sevda Hanım sevindi.
*Niçin?
SK: Niçin olacak o verdi, ben aldım, Tam üç kilosunu bana verdi.
*Hııı anladım Köyünüz de size iyi bakmışlar.
SK: Lafımı olur efendim; her gün yağ, kaymak, kömbe, küfte…
BABAMIN KEYFİ YERİNDE
*Babanız çok sevinmiştir. Bu ziyaretinize.
SK: Çook çok sevindi…Beş günümü TOKİ, Tapu, Belediye ve Maliyede geçirdim.
*Peki sonuç ne oldu?
SK: Babam üç tapu sahibi oldu.
*Babanız çok memnundur.
SK: Çook… Oğlum sen olmazsan bu tapuları alamazdım, seneye yine gel diyor…
*Sizden her sene tapu bekliyor o zaman?
SK: Demek ki…alıştı…
*Köyde sıkıldınız mı?
SK: Sıkılmak mı dediniz…Sıkılacak vaktimiz yoktu ki. Soluğu af buyur şeyimizden aldık. Sağ olsun babam köyün iki kilometre uzağına doluguyuna iki römork saman döktürmüş. Hadi oğlum hep beraber Nursel (Ablam), Sevda (eşim) gidelim şu samanı getirelim dedi.
*Arpanın saman tozu kötüdür, yakar adamı…
SK: Yakması da laf mı, uyuz gibi kaşındırıyor adamı. Hala kaşınıyoruz. Allahtan Sevda var da ikimiz birbirimizi kaşıyoruz…
AKŞAMLARIMIZ ÇOK HAREKETLİ GEÇER
*Köyde akşamlarınız nasıl geçiyor.
SK: Köyün dört bir taraftan dolaşıyoruz. Alttan vurup üsten çıkıyoruz. Ancak ayrı ayrı
*Niçin ayrı ayrı geziyorsunuz?
SK: Bak sana anlatayım…Evimizin önü akşama doğru gölge, serinlik oluyor. Çıkıp oturuyoruz eş dost bizi görünce geliyor. Ha babam oradan, buradan derken akşam oluyor. Bizim analığın laftan eli olmuyor, her gün sığırı karşılamayı unutuyor. Köyün sığırı geliyor bizim inek yok…Bizim inek çok sosyal ve hatırlı evinin dışında her yere gidiyor. Gözü hep dışarıda.
İNEKLERİMİZ TEK TİPTİR
*Anladım siz inek arıyorsunuz akşamları
SK: He ya başlıyoruz aramaya babam, analık, ablam, ben, sevda. İrtibat için telefonlarımız yanımızda. Kim önce ineği bulursa haber verecek. Ancak sıkıntı büyük…
*Neymiş sıkıntı?
SK: Bizim köylü Timur Alp diye bir Veteriner var. Tüm aşıları aynı cins yapmış…Simental diyorlar. Hollanda cinsiymiş, bizim Merdan’ın (Merdan Alp) yaşadığı memleket. Köyün ineklerinin hepsi sarı beyaz. Ayırmak mümkün değil…Analık diyor ki” bizim ineğin memesinin sağ tarafında bir ben var. Karnı da büyük, hamile kısmetse ağustos ayının on birinde doğuracak” Bak bu önemli ip uçlarını öğrenmiş oluyoruz, ineği tanımakta zorlanmayacağız.
SEVDA HANIM ÇOK MUTLU
*Sonra ne yaptınız ya buldunuz mu?
SK: Köye dağıldık başladık aramaya. Sevda hanımdan telefon geldi burada bir inek var bizimkine benziyor. “Memesine baksana beni var mı?” Diyorum. Sevda hanım; korkuyorum yaklaşamam ya tekme atarsa. Ama karnı büyük” diyor. Hoppala neyse eve doğru getir bakalım ama telefonu kapatma derken, inek orada bulunan avludaki ineklerin içine dalıyor. Sevda hanım başlıyor bağırmaya “o hamileee o hamileee”. Kapıya çıkan amca ne diyon sen, kimsin kızım, ne hamilesi bizim avratlar 60-70 yaşında ne hamilesi… “Yok amca bizim inek hamile buraya girdi, sizinkiler vurur yazık danasına bir şey olmasın”
*Allah Allah… Eeee baya maceralı olmuş
SK: Neyse Sevda getirdi analığa haber verdik baktılar ki sağ memesinde ben var. Babam da geldi. Toplandık…
“Bak hiçbiriniz bulamadınız ben buldum” diyen Sevda’nın çalımından geçilmiyor. Havası bin beş yüz… Babam gelininden çok memnun “Sevda olmasaydı bu ineği zor bulurduk” diyor. Baba artık ödül olarak danasını Sevda’ya verirsin diyorum. “He yavrum dana ne ki canına gurban olsun” diyor. Sen şimdi ineği de verirsin? diyorum. “Veririm ne var ki Sevda için” diyor. Anlıyorum ki babam İnekten kurtulmak istiyor.” Sevda bak dedim “danası neyse ama ben ineğe razı değilim. Bu ineğin huyu, husu hoşuma gitmedi, gözü hep dışarda sevmem öyle cıvık işleri”
*Desene sizin ineğin adı çıkmış…
SK: Sen de şimdi söyletme beni RTÜK falan duyar.
*Sonra
ENİŞTEMİZ VAHAP ÇAKMAK
SK: Komşu Vahap geldi. Başladı konuşmaya” Yav kardeşim Süleyman kayın babam Kara Bektaş kaza geçirdi yatalak, aha babanlar da yaşlandı iş enişte (Bizim oralarda damat ın adı eniştedir) olarak mecburen bana düşüyor. Koştur Allah koştur. "Adamın biri varmış sormuşlar bu kadar işin var zorlanıyorsun bir eşeğin yok mu? Adam yok demiş. Ya eniştende mi yok demişler" Süleyman anlıyorsun değil mi?
İNEKTEN KURTAR BİZİ
Bu dertten bunları kurtar ya bu ineği İstanbul’a götür ya da sat. Guzlacı yakında doğuracak. Bunların inekten yana hiç şansları yok. Nedir bu Mehmet Ali Dayının bu ineklerden çektiği. Bundan önceki de başka bir cinsti. Satan adam demiş ki” inek sağılırken biraz kuyruğunu sallıyor. Mehmet Ali; Gülsüm ineği sağarken kuyruğunu tutarsın” demiş. Yav kardeşim inek ne kuyruğunu sallaması, ineğin sallamadığı yeri yok. Sen dua et Babanı böyle sağlam gördün. Mehmet Ali dayı o inekten çok tekme yemiştir. Neyse ki onu sattılar kurtuldular. Sürmenli köyünden bu ineği aldılar. Siz ineğin bu haline dua edin, bunlar iyi günleriniz, biz köy köy inek aradık. Önceden İnek kaçıp kaçıp eski köyüne Sürmeli’ye gidiyordu…”
* Enişte Vahap komşunuzun dili tatlı her halde…
HOŞ ADAMDIR GÖZÜ İNEĞİN YEMİNDE
SK: Evet hoş adam ineğin yerine göz dikmiş…
*O nasıl iş, niye ki?
SK: Vahap diyor ki; “Allah var köyde ineğe Gülsüm ananın dışında kimse böyle bakamaz. Kadın yemiyor yediriyor, içmiyor içiriyor, Mehmet Ali dayıya bile öyle bakmıyor. Süleyman kardeşim bu sizin ineğin yediklerini bir görsen. Ben bizim Safiye’ye (Eşi) diyorum ki; ‘Safiye bu devir de Gülsüm anaya inek olmak varmış’ Safiye ne derse iyi… Git o zaman ahır orada” …
* Sizin İnek epey meşhur olmuş, şimdi sen fotoğrafını bile yayınlarsın?
SK: yoo yayınlamam Anam kızar.
*Niçin?
SK: “İneğime nazar olur” diyor. Ne me lazım zaten doğumu yakın, ineğe bir şey olur, Allah göstermesin benden bilirler, aile huzurları kaçar. Zaten babamın ikinci karısı çok dikkatli davranıyorum…
*Çok anlayışlısınız…Biraz köy dışına çıkalım mı?
SK: Dur şunu da anlatayım da ondan sonra çıkarsın. Tam bu İnek muhabbetinin üstüne Hacı Hüsref amca geldi. Hoş beş ettik. Bak oğlum dedi; “sen çok hayırlı evlatsın…Hanımın bizim köylü değil ama her yıl seninle geliyor. Çalışıyor… Bak ineği de aramış bulmuş. Bizim gelin hayatta gelmez bırak ineği, bir tavuğumuzu bile aramaz. Kendisi gelmediği gibi oğlanı da bırakmıyor” Anlayacağınız Amca dertli mi dertli…Dedim amca sus Sevda duyacak başımıza kalkacak şimdi.
*Çıkalım mı İsa köy dışına?
ÇIKALIM İSA KÖYDEN
SK: Çık çık daha anlatacağım çok şey var ama çıkalım köyden. Sonra köye yine geliriz.
*Efendim Arguvan Belediye Başkanı ve diğer Kurum Başkanları ile söyleşi yaptınız hiç zorlandığınız oldu mu?
SK: Soruya bak…Zorlanmakta laf mı, Bak evlat “Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmazmış” Ben bu söyleşileri yaptım ama, anamdan emdiğim süt nerelerimden geldi bir bilsen neler çektiğimi. Allah biliyor, bir de ben biliyorum. Ben bildiklerimi anlatacağım. Allah ne yapar karışmam, karışamam onun bileceği iş…
*O zaman Belediye Başkanından başlayalım sizi nasıl zorladı?
DEVAM EDECEK…
KENDİM ÇALDIM KENDİM OYNADIM BUYURUN EFENDİM 1
Paylaş