Arguvan, Malatya ve Türkiye kamuoyuna! 
--------------------------------------------------------------------
2012 yılında, Çinli Cenhan Madencilik Şirketi, Malatya nın Arguvan ilçesine bağlı Akören mahallesi (köyü) nde bakır rezervi bulunan 250 dönümlük arazinin işletme hakkını 10 yıllığına aldı. 

İşletme ruhsatının alındığı yıl, Malatya Ticaret ve Sanayi Odasının, ODA DERGİSİ ne mülakat veren işletme sahibi Çinli Jiang Han şunları belirtmiştir:"İşletme ruhsat hakkı olarak 10 ar yıllık dönemler halinde uzatmalar yapılarak, toplam 60 yıl süreli işletme hakkını içermektedir. Maden kanunu ve sahanın durumuna dayanarak biz 20 yıllık uzun vadeli bir çalışma planı yaptık."

Arguvan-Akören köyü maden işletme sahasından çıkarılacak olan BAKIR MADENİ önce Hekimhan a,oradan Mersin e ve Mersin den de Çin e götürülecektir. 

ARGUVAN HABER SİTESİ nde 7 mayıs 2016 tarihli haberde özetle şunlar yazıyor:"Çinli maden firması 2016 dinamit patlatma sezonunu açtı.Maden bölgesinde dinamit patlatılmaya başladı. Dinamit sesleri yöre halkını endişelendirmeye tekrar başladı."

Sizlerde bilirsiniz ki, dinamit patlatmaya bağlı olarak, dinamit sesi çevre köyleri rahatsız ettiği gibi, gökyüzünüde yoğun bir toz bulutu kaplar! Bu durum bile tek başına,maden işletmesi nin çevreye verdiği zararın somut göstergesi ve kanıtıdır. Maden işletmesi daha çok Akören, Yeniköy, Eymir, Bozan mahallelerine/köylerine zarar vermektedir! 

Maden işletmeleri, ekolojik çevrenin/doğanın ve buna bağlı olarak ta doğal yaşamın düşmanıdır hatta mezar kazıcısıdır!!!
BİLİMSEL ARAŞTIRMA SONUÇLARI NA GÖRE:
-----------------------------------------------------------
-Toprak kirlenir
-Yeraltı suları çekilir
-Sular kurur
-Hava zehirlenir
-İnsanlar, hayvanlar,bitki örtüsü, ağaçlar büyük zarar görür!
-Eko sistem bozulur...Doğada, telafisi mümkün olmayan sonuç doğurabilir! 

Arguvan-Akören de faaliyette bulunan Maden Şirketiyle ilgili soruları değerli hemşehrilerim Arguvanlılar adına soruyorum ve cevabınında kamuoyu na yetkililer tarafından açıklanmasını, hem Arguvanlı bir yurttaş olarak hem de benim doğal ve demokratik hakkım olduğu düşüncesiyle bekliyorum. 
Fikri takip peşinde olacağımıda bilin...

-Acaba, bu maden şirketi, yazılı ve hukuken bağlayıcı olan sözleşme koşullarına uyuyor mu?
-Maden işletme sahası, belli aralıklarla yani düzenli olarak denetleniyor mu?

-Maden sahasında dinamit patlatmak, sözleşme koşullarında,maddelerinde var mı? Yok sa bu keyfi bir uygulama mı? 

-En son ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporu hangi tarihte verildi? Rapor sonucu nedir? 

Maden işletme ruhsatı alan Çinli Cenhan Şirketine o dönemin (2012) Arguvan Belediyesi yetkilileri yer tahsis etmek suretiyle,Çinli yetkililerin ve personelin kalacağı bir konaklama tesisi, Çinli ler tarafından yapılmıştır. 

Çinli firma yetkilileri, işletme sahasında 150-300 arasında işçi çalıştıracaklarını ve işçi alımında önceliğin ilkin Akörenliler e, sonrada bütün Arguvanlılar a verileceğini belirtmişlerdir. 
Oysa şu bir gerçek ki, Arguvan, dışarıya sürekli göç verdiğinden, ilçe merkezinde ve mahallelerde/köylerde hem nüfus hem de çalışacak genç insan/işgücü azdır! 
Bu demektirki, istihdam Arguvan dan değil büyük olasılıkla dışarıdan sağlanacaktır...

Vahşi kapitalist sistemin sermayedarları-patronları, hep kendilerinin kâr marjını,kazancını,çıkarını düşünür! Şayet kendilerine bin alırlarsa, belki çalıştırdıkları emekçilere/işçilere bir verirler...Bunu Arguvan daki maden şirketi açısından da böyle düşünmeliyiz çünkü bu durum kapitalistlerin/burjuvaların fıtratında var! Patron ister Türk, ister Çinli, ister Alman isterse Amerikalı olsun, sonuç değişmez. 

Kaldıki bu olaya yalnız ekonomik boyutta bakmak yanıltıcı ve yanlış bir yaklaşım olacaktır! İşin birde sosyal, kültürel tabiat/doğa durumu ve hele hele gelecek günlerin, nesillerin düşünülmesi belirleyici olmalıdır!!!
Biz Arguvanlılar olarak bu maden işletme olayına insanımız, toprağımız, havamız,suyumuz ve hele hele çocuklarımızın, gençlerimizin geleceği açısından bakmalıyız! 

Şu bir gerçekki,Arguvan ekonomik yapısıyla, maddi yaşam koşullarıyla istenilen,hak ettiği bir noktada değil.Bugüne kadar devlet olsun, siyasi iktidarlar/hükümetler olsun, Arguvan ı hep gözardı etmiş, pardon! gözden çıkarmıştır. Bu bir siyasi ve sosyolojik realitedir! 

Madem ki, ekonomik açıdan geriyiz, bari, bizlerin ve gelecek Arguvanlı nesillerin doğal yaşam alanlarını, toprağını, havasını, suyunu, hayvanını, bitkisini,ağacını,börtü-böceğini yerli yada yabancı birilerinin çıkar ve kâr hırsına peşkeş çekmeyelim! 
Şimdinin ve geleceğin doğasını/tabiatını kim vurduya getiripde mahvetmeyelim, bitirmeyelim!!!

Bu maden şirketinin,maden çıkarma esnasında Arguvan ın eko-sistemine vereceği zarar,oluşturacağı hasar,ileride telafisi mümkün olmayan bir sonuç doğurabilir! 

Artık günümüz bilim ve teknoloji çağında, bilgi toplumunda çağdaş değerlere, demokratik tutum ve düşüncelere,anlayışlara,davranışlara sahip olduğu iddiasında bulunan bireylerin, grupların, toplumların, yalnız insanların hak ve çıkarlarını savunması, haksızlıklara karşı çıkması yanında; kendi doğasının/tabiatının haklarını-çıkarlarını savunması ve doğayı koruyarak gelecek jenerasyona aktarması gerekmektedir! 
Aslında bu davranış,iyi ve erdemli insan olmanında gereğidir...

Hani, bir Arguvan Türküsü nde geçer ya:
"Arguvan ın yazısını gül edem, neydem gül edem"diye...
Ben de diyorum ki:Arguvanımızın yazısını, bayırını,taşını, toprağını, havasını, suyunu koruyalım, güller ekelim, fidanlar dikelim!
Doğa/tabiat bilincimizi geliştirelim, doğa sevgisini yüreğimizde-bilincimizde üretelim ve bu sevgiyi çocuklarımıza-gençlerimize iletelim!!!
Doğamızı, kapitalistlerin kâr hırsına kurban edip te,gelecek nesilleri, doğal yaşam alanlarından mahrum etmeyelim...

Eeeee, madem ki, biz Arguvanlılar olarak çağdaş ve demokratik değerleri hem kültürümüzün hem de siyasi düşünce ve inancımızın bir unsuru olarak algılıyor ve kendimizi öyle görüyorsak, ki, öyledir! Bu maden işletmesi olayında da güç birliği ve örgütlülük içinde demokratik tepkilerimizi/taleplerimizi sadece kendi aramızda konuşarak düşünsel düzeyde değil, pratiğe de aktararak kamuoyunu etkilemeliyiz ki, en azından madencilik şirketinin ruhsatı iptal edilmese bile, doğaya verecekleri zarar ve hasar en minimum düzeye indirgenebilir (!)
Arguvanlılar ın sivil toplum örgütleri ve demokrat-devrimci potansiyeli bunu başarabilecek güçtedir! Yeterki, canı gönülden isteyerek bir irade ortaya koyalım.Toplumumuzun hak ve çıkarlarını önceleyip, ortak bir payda da,ortak bir platform da, güç birliği ve dayanışma içinde bir araya gelelim! 

Özellikle şunu bilmenizi isterim ki, Arguvan sahipsiz de değildir, yalnız da değildir! Arguvan ın hem beyin gücü hem de yürek gücü, bir çok sorunu çözebilecek kapasite de ve yetkinliktedir...Yeterki, sorunlarımızı çözme noktasında, koordinasyon ve örgütlenmeyi sağlayalım! 
Bunu sağlayacak olan da,Arguvan ın kurumları ve Arguvanlılar ın demokratik kitle örgütleri dir!
Ben buradan Arguvan kurum, dernek ve vakıf yöneticilerine sesleniyorum:"Doğaya zarar veren, tahrip eden müsebbiblerin suç ortağı olmamak için harekete geçin"! Sonra geç olabilir...

Arguvanlı hemşehrilerimden şunu bekliyorum! Lütfen, Gezi direnişine yada Artvin-Cerattepe doğa direnişine göstermiş olduğunuz ilgi ve duyarlılığın, tepkinin aynısını hatta daha fazlasını bu maden işletme olayında da gösterin çünkü zarar ve hasar gören yada görecek olan doğa bizim,gelecek bizim!!!
Ne dersiniz? 

Türkülerimizin ve geleceğimizin hatırına, 
Arguvanımıza ve doğamıza sahip çıkalım! 

Umut ta kalın, dirençli olun. 


          Hüseyin Yalçın (Sosyolog)


NOT:Bu makalem mayıs 2016 da Malatya Son Nokta 
   gazetesi ndeki köşe yazımda yayınlandı.

Güncelleme Tarihi: 10 Eylül 2016, 08:15