Kadir İncesu ya adresini yazarsan sana kitaplarımı göndereyim diye ileti yazdım. Kendisi de sen de adresini yaz ben de sana göndereyim dedi. İki kitap çıktı postadan. Birisi Ercişli Emrah İle Selvi Han, diğeri kendi kitabı olan Dile Gelen Kalem idi.
“Kadir İncesu'dan değerli araştırmacı yazar Malatya kültürünün gelecek kuşaklara aktarılması için her an çalışan üreten Süleyman Özerol hocama sonsuz teşekkürlerimle selam ve sevgilerimle... 5 Mart 2020, İstanbul” diye yazmış ve imzalamıştı.
Kadir İncesu ile Cumhuriyet gazetesi yazarı Turhan Günay’ın Arguvan türkü festivaline geldiği 2004 yılında tanıştığımızı sanıyorum. Dolayısıyla zaman zaman Arguvan Türkü Festivali ve yakın zamanlarında geldiğinde de görmeyi bak görüşmeye başladık.
İstanbul'da bazı gazetelere yazılar yazıyor fotoğraf çekiyordu diğer yandan Arguvan Eğitim Vakfının çıkardığı Arguvan Olgusu dergisi ve Arguvan haber sitesine de yazıyordu.
2009 yılında Babamın Şiirleri adlı kitabını yayınlandığında Arguvan Olgusu dergisinde tanıtmıştı. 2019 yazında da Levent Çoban ile birlikte hazırladığımız Hekimhan Müzik Kültürü kitabımız ile ilgili yazısı Birgün gazetesinde yayınlanmıştı. 2011 yazında rıza Parlak ile yanıma geldiklerinde annem ve babam ile birlikte fotoğraflarımızı çekmişlerdi. Hatta iki fotoğrafını Babamın Yazdıkları kitabımın ön ve arka kapağında kullandım; teşekkürler…
En iyisi Kadir İncesu’yu kitabı ile birlikte anlatalım.
Kitabın beşinci sayfasında yaşamöyküsü var, önce onu okuyalım.
Kadir İncesu
1 Mayıs 1969 İstanbul doğumlu...
Lise yıllarında Ali Sami yen Stadı’nın kale arkası türbinlerinden, Galatasaray maçlarında fotoğraf çekmeye başladı. Bir daha da vazgeçmedi. Fotoğrafa ve edebiyata olan tutkusu hiç azalmadı. Söyleşi ve yazıları Evrensel, Evrensel Kitap, Cumhuriyet, Cumhuriyet Kitap, Yurt Kitap, Bir Gün, Bir Gün Kitap, Varlık, Berfin Bahar, Kar, Tay, Şehir, Kurşun Kalem, Yaşam Sanat, Kıyı, Gazete Kadıköy, Sanat Yaprağı’nda yayınlandı.
www.arguvanhaber.com'da köşe yazıları yazıyor.
Söyleşi ve yazılarıyla fotoğrafları çeşitli derleme ve armağan kitaplarda yer aldı.
Bugüne kadar her daim örnek aldığı Güngör Gençay ile ‘Maviden Yeşile Naci Girginsoy (Gerçek Sanat Yayınları 2010), Osman Bozkurt ile ‘Güngör Gençay’ın Ardından’ (Usar Yayıncılık, Mayıs 2013), Osman Bozkurt ve Çağlar Mirik ile ‘Bülent Habora’ (Yar Yayınları, Nisan 2014) adlı kitapları hazırladı.
Dile Gelen Kalem, bugüne kadar yaptığı bazıları çeşitli yayın organlarında yayınlanan söyleşilerden bir bölümünü içeriyor.
İncesu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve BESAM üyesi...
İncesu’nun ‘Özverili, Vefakâr Tutumu’
Kadir İncesu’nun bazı yazım ustalarıyla söyleşileri kapsayan ‘Dile Gelen Kalem’ adlı kitabı 2009 Ekiminde Usar Yayıncılık tarafından yayınlanmış. 160 sayfa olup, editörlüğünü Osman Bozkurt yapmış. Osman Bozkurt'un yazdığı önsözden yararlanarak birkaç cümle yazmak istiyorum.
“Ortaokul yıllarında emekli olduktan her sonra bir kitap alacağım diyen Babasına bir yazı imzalatır. Ancak bir türlü kitapları edinemez. Babasını yitirir, çalışarak okumak zorundadır ve öyle yapar. Çeşitli işlerde çalışır. Rıfat Ilgaz’ın Çınar Yayınlarına gider. Diğer yandan fotoğrafçılığa tutkundur. Bütün edebiyatçıların fotoğraflarını çeker. Bir yandan da Enver Ercan’ın yönlendirmesiyle fotoğraflarını çektiği edebiyatçılarla söyleşiler yapmaya başlar. Dile Gelen Kalem böylelikle ortaya çıkar.
Osman Bozkurt, Dile Gelen Kalem kitabına yazdığı üç sayfalık önsözü şu cümle ile bağlamış; “Kalemi dile getiren, onun özverili vefakâr tutumudur.”
Kadir İncesu kitabında yazar ve şairleri yer vermiştir. Yazıları tamamen söyleşiler den oluşmaktadır.
Söyleşi yaptığı yazar ve şairleri ana başlıkları ile birlikte sunalım.
Pakize Türkoğlu: ‘Yeni kuşakların günün birinde köy enstitüleri olayını iyice anlayacaklarını umuyorum’
Güngör Gençay: ‘Emeğin ve emekçinin yanında yer alıyorum.’
Nihat Ziyalan: ‘Hayata dokunan şiirler yazma çabası içindeyim.’
Metin Demirtaş: ‘Hayatı ve şiiri seviyorum.’
Ayla Kutlu: ‘Sanat dallarının tümünün beklentisi tek şeydir; insanlık halleri…’
Afşar Timuçin: ‘Doğru felsefe, insana güçlü bir bakış açısı kazandırır.’
Refik Durbaş: ‘Şiir karasevdadır, tutkudur.’
Necati Tosuner: ‘Yazmak karşılıksız bir sevdaya benzer.’
Feyza Hepçilingirler: ‘Ayvalık çocukluğum, İzmir ise gençliğim…’
Öner Yağcı: ‘Sistem yalnızca parası olanın yazar olabilmesi için uğraşıyor.’
Osman Bozkurt: ‘Şiir, anlamsız ve amaçsız süslenmiş söz yığını değildir.’
