HAYDER YÖNETİCİLERİ MALATYA VALİSİ İLE GÖRÜŞTÜ VENK KİLİSESİNİ BİRLİKTE ZİYARET ETTİLER.

Bu topraklarda izlerimiz, sözlerimiz, sevgimiz, emeğimiz, özlemimiz, sevdamız, türkülerimiz, acılarımız, sevinçlerimiz, hayallerimiz kaldı.

HAYDER YÖNETİCİLERİ MALATYA VALİSİ İLE GÖRÜŞTÜ VENK KİLİSESİNİ BİRLİKTE ZİYARET ETTİLER.
Bugün kısa adı HAYDER olan İstanbul’daki Malatyalı Hayırsever Ermeniler Derneği yönetim kurulu üyeleri, Çamurlu mevkiindeki Vank ( Aziz Kirkor Lusavoriç) Manastırından geriye kalan Vank Şapelini ziyaret ettiler. Vank’la ilgili bir rapor hazırladılar. Vank’ın ünlü suyunu içti, anılara yolculuk yaptılar. En çok da Yönetim Kurulu Başkanı Harut KURUMLU ve Genel Sekreter Hosrof KÖLETAVİTOĞLU’nun anılarıyla ortam ısındı. Gözler, uzaklara daldı, sevinçle hüzün birbirine karıştı. Geçmişe yolculuk, nalsız bir atla da olsa, yoksul ve acılı da olsa, aile ve komşularla bir arada olmanın sıcaklığını yaşatıyordu. Bu toprakları, bu insanlar, çok sevmişti. Bu sevdanın ateşi hiç sönmemişti.
 Kısa adı HAYDER olan Malatyalı Hayırsever Ermeniler Derneği Yönetim Kurulu, Vali Ulvi SARAN tarafından valilikte kabul edildi. HAYDER yönetim kurulu üyeleriyle Malatya Valisi Ulvi SARAN, bir saati aşkın süre görüştü. HAYDER yönetim kurulu üyeleri, Malatya’daki Surp Yerrortyun (Taşhoron) kilisesi, Ermeni mezarlığı ve Vank Ermeni Manastırı’nın şapeli ( Aziz Kirkor Lusavoriç) ile ilgili bilgi, fotoğraf ve belgelerin yer aldığı bir dosyayı Vali Ulvi SARAN’a sundular.
                Vali Ulvi SARAN’ın makamındaki toplantıya HAYDER Yönetim Kurulu Başkanı Harut KURUMLU, Dernek Genel Sekreteri Hosrof KÖLETAVİTOĞLU, Yönetim Kurulu Üyeleri Kevork KARAGÖZ, Davit KÖLETAVİTOĞLU, Garbis EVYAPAN, Nişan BOYACI katıldılar. Ayrıca Ermeni dostlarının yanında yer almak, kültürel değerlerin korunmasına destek vermek amacıyla bu sabah İstanbul’dan akşama geri dönmek üzere gelen Malatyalı Ünlü Yazar Necati GÜNGÖR ve Malatyalı İşadamı Bayram DURMUŞ da toplantıya katıldılar.
                Vali Ulvi SARAN, toplantıya katılan herkesle tek tek ilgilendi. Kendisine sunulan dosyayı inceledi. Toplantıya katılan KUDEB Başkanı Levent İSKENDEROĞLU’na bu konuda sıkça güvendiğini belirterek, Levent İskenderoğlu’nun bu işleri başarıyla organize edeceğini, takip edeceğini belirtti.
                HAYDER adına söz alan Hosrof KÖLETAVİTOĞLU: ”Malatya havaalanına iner inmez, kendimizi evimize gelmiş hissettik. Bu topraklarda izlerimiz, sözlerimiz, sevgimiz, emeğimiz, özlemimiz, sevdamız, türkülerimiz, acılarımız, sevinçlerimiz, hayallerimiz kaldı. Nereye gidersek gidelim, Malatya bizim sevdamız. Bu sevda çekip getiriyor bizi kendine. Kültürel değerlerimize sahip çıkmak, özlediğimiz Malatyalı dostlarımızla hasret gidermek istiyoruz. Burada az da olsa bir Ermeni cemaati var. Bu insanlarımızın da kendi kimliklerinin gerektirdiği gibi yaşamalarını arzu ediyoruz. Malatyalı dostlarımızın da bu renkliliğe hasret olduklarını biliyoruz. Surp Yerrortyun (Taşhoran) Kilisesi, Vank Kilisesi ve Ermeni mezarlığının iyileştirilmesi için çaba harcadığınızı görüyoruz. Sayın Valim, sizin içten ilginiz bizi son derece memnun ediyor. Derneğimiz adına teşekkür ediyorum.” dedi.
                Gazetecilerin, yeni bir dönem mi başlıyor, sorusuna Hosrof KÖLETAVİTOĞLU: “ Ben bu gelişmeleri yeni bir dönem olarak nitelemiyorum. Bu ateş her zaman vardı. Sadece kıvılcımın ateşlenmesi gerekiyordu. Demek ki bu çalışmaların uygun zamanı şimdiymiş.” dedi.
                Malatya Valisi Ulvi SARAN: “ Ne güzel bir söz söylediniz. Malatya’ya gelince kendinizi evinize gelmiş hissettiğinizi söylediniz. İşte bu çok önemli. Kendinizi evinizde hissetmeniz doğal. Yüzyıllarca bu topraklarda farklı inançta, farklı kültürde insanlar birlikte yaşadı. Birlikte üretti, birlikte sevindi, birlikte acı çekti. Kültür alışverişinde bulundu. Bu farklı kültürlerin bir aradalığı bir güzelliktir, önemli bir zenginliktir. Biz, kiliseleri de camileri de korumak ve iyileştirmek zorundayız. Bu değerlerimizi koruyarak gelecek kuşaklara aktaracağız. Taşhoran kilisesinin restorasyonunda, derneğinizin yönetim kurulundaki Mimar Restoratör Kevork KARAGÖZ’ ün mutlaka bulunmasını istiyoruz. Kilisenin, aslına uygun restore edilmesi ve kilise dokusunu koruması çok önemli. Kilisenin işlevi konusunda derneğinizin görüş ve önerileri de bizim için önemli. Bir kültür kompleksi de olabilir; ama bunları sizlerle daha çok detaylı olarak konuşacağız. Bilgi ve belgelerinizi de değerlendireceğiz. Bugün sizlerle Orduzu Aslantepe kazı alanına gidelim. Aslantepe’deki kazı alanını da görmenizi istiyorum.” dedi.
                İşadamı Bayram DURMUŞ’a, bu sabah İstanbul’dan Yazar Necati GÜNGÖR’le kalkıp geldiniz. Aynı günün akşamı da İstanbul’a döneceksiniz. Ermeni dostlarınızın yanında yer almak istediğinizi anlıyorum. Bu ilgi sizde nasıl başladı, diyorum.
                Malatyalı İşadamı, Malatya sevdalısı Bayram DURMUŞ: “ 1968’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi öğrencisi olarak Teksas Üniversitesindeydim. Üniversitede yedi tane Müslüman öğrenci vardı. Orada okulun karşısındaki bir kilisenin bir bölümünü mescit haline getirdiler ve yedi Müslüman öğrencinin inançları doğrultusunda rahat yaşamalarını sağladılar. Bu incelik, ister istemez, ülkemdeki, özellikle de Malatya’mdaki Ermeni ve Süryani kardeşlerimizin durumunu düşünmemi sağladı. Onların yerine kendimi koymaya çalıştım. Ne kadar zor durumda olduklarını anladım. İnsanı, kendi kimliğini gizleyerek, sinerek saklanarak yaşamak zorunda kalmasından daha zor ne olabilir? Bir ömür saklanarak yaşamak zorunda kalmak, işkencedir.
                2005 yılında Ermeni arkadaşlarımdan Artin YETEROĞLU ile karşılaştım. Yine tazelendi dertlerim. Malatya Belediyesine faks çektim, Ermenilerim kiliselerinin açılması için. Yanıt alamadım. Sonra, Hrant Dink katledildi, yine duygudaşlıkla rahatsız oldum, çok üzüldüm. Malatya denince katil Mahmet Ali Ağca geliyor akla, yüzümüz kızarıyor. Hrant cinayeti geliyor akla yüzümüz kararıyor. Zirve cinayeti geliyor akla, yüzümüz yere iniyor. Ermeni kardeşlerimizin olan kiliselerini, onlara verelim artık. İstanbul’daki tüm Malatyalılar, kilise onarımını destekliyorlar. Bu konuda görüşmeler yaptık, rapor hazırladık arkadaşım Necati GÜNGÖR’le. Bu raporu HAYDER yönetim kuruluna Hosrof KÖLETAVİTOĞLU aracılığıyla ulaştırdık. Malatyalıların, Malatyalı Ermenilere çok borçlu olduklarına inanıyorum. Gizlenerek yaşamak, Malatya’da kalmakta direnmek hiç kolay değil. Bu kardeşlerimiz, zor olanı başardılar. Onlara gönül borcumuz var. Bugün arkadaşım Yazar Necati GÜNGÖR’le, Ermeni dostlarımıza destek olmak için geldik. Yaşamımızın rengi ve tuzu olan Ermeni kardeşlerimizin yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.” dedi. 
                Malatya Valisi Ulvi SARAN, HAYDER (Malatyalı Hayırsever Ermeniler Derneği) yönetim kurulu üyeleri ve İstanbul’dan gelen Malatya sevdalıları Necati GÜNGÖR ve Bayram DURMUŞ, Orduzu Aslantepe kazı alanına gittiler. Aslantepe kazı alanında hummalı bir çalışmayla karşılaştık. Antik Roma yollarını andıran parçalı taşlardan yollar yapılıyor. Büyük bir alan kazılmış. Bir yere kerpiçten, dışı samanlı çamurla sıvanmış bir dam yapılmış, tunç çağı damlarının benzeriymiş. İleride bir alanda açık hava müzesi yapılıyor. Malatya için Sayın Ulvi SARAN bir şans. Umarız Malatya’da uzun yıllar kalır. Malatya da eski, asil, vakur kimliğine doğru kazandığı ivmeyi kaybetmez. Bu güzel hızı ancak bu valiyle yakalayan Malatya’nın hızı kesilmesin. Bu gelişmelere hasretti Malatya, Sayın Ulvi SARAN’la hasreti olan gelişmelere sevinçle, umutla, güvenle yol alıyor.
 
Sultan KILIÇ                                                                     
[email protected]







SULTAN KILIÇ

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner40

banner45

banner57

banner39

banner44

banner56