Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de köprünün adının “Yavuz Sultan Selim” olarak belirlendiğini belirterek şunları söyledi: “Köprünün adı için hükümetimiz hep düşündü, konuşuldu ve neticede ismi Yavuz Sultan Selim Köprüsü olsun dedik. Tarihimizde, Osmanlı devletini çok daha büyüten, imparatorluğumuzu cihanşümul bir imparatorluk haline getirmekte çok büyük fetihlere adımları olan ve mukaddes emanetleri bize emanet eden büyük sultanı, bu büyük padişahı daima yâd etmek, anmak ve ona da saygı ve şükranlarımızı bir tarih bilinci içinde göstermek için bu ismi hep beraber verdik.”

Alevilik Araştırma Merkezi Başkanı Ali Yıldırım İstanbul Boğazı’nda yapılacak 3. köprüye Yavuz Sultan Selim adı verilerek Alevilerin bir kez daha katledildiğini belirtti. Yıldırım, 3. köprüye söz konusu adın verilmesinin Alevi toplumuna yönelik açık bir hakaret olduğu vurgulayarak “Acilen Yavuz adından vazgeçin, Alevilere daha fazla eziyet etmeyin! Yavuz levhasını oraya asmayın! 40 bin Alevinin katilinin adının 3. köprüye ve-rilmesi, zamane Yavuz’larının Alevileri bir kez daha katletmesinden başka bir anlam taşımaz. Alevi toplumu olarak bu hakarete, bu saldırıya sessiz kalamayız, kabullenemeyiz. Yalnız Aleviler değil vicdanı olan her insanın 40 bin Alevinin kanı ellerinde olan bir kişinin adının 3. köprüye verilmesine itiraz etmesi gerekmez mi!!”

PSAKD Genel Başkanı Kemal Bülbül: “Yavuz Sultan Selim sadece katil değil bir soykırımcı. Yavuz Sultan Selim bir toplumun, bir inancın kökünü kazımaya çalışmıştır. 3. köprüye adının verilmesini asla kabul etmeyiz. Hükümet bize geçmişteki tüm katliamları unutun mu diyor? Biz bu ayrımcı zihniyetle asla helalleşmeyiz. Kıtaları birleştirmek için köprü yapıyorlar ama Yavuz Sultan Selim ismini koyarak toplumu ayrıştırıyorsunuz. Bu girişimi şiddetle kınıyorum.”

Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir: “Bu ayıp bu hükümete yeter. Böylesine hassas bir dönemden geçerken Alevi katliamlarıyla ön plana çıkmış birinin köprüye adının verilmesi kabul edilemez. Bu Alevileri rencide edici bir eylemdir. Başbakan ve hükümetin bu yanlıştan döneceğini umuyorum. Katliamcı birinin isminin 3. köprüye verilmesini kınıyorum.”

Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez: “Bu utanç verici bir durum. Diyanet katilimizin ismini köprüye verip hayırlı uğurlu olmasını diliyorlar. Bunu yapanlar ne yaptığının farkında mı? Görüntü o ki bu ülkede barıştan bahsedenler nefret tohumları ekmeye devam ediyor. Bu açıkça ayrıştırmadır, ötekileştirmedir. Demek ki Aleviler hakkında hükümetin olumsuz tavrı devam ediyor.”