ÇİFTÇİNİN ÇÖKÜŞÜ RAPORLADA BELGELENDİ

Türkiye Ziraatçılar Derneği, Cumhuriyet için ‘Türkiye’de Tarımın Son 10 Yılı’ başlıklı rapor hazırladı. Raporda yer alan veriler AKP iktidarı döneminde çiftçinin tam bir çöküş yaşadığını ortaya koydu.

ÇİFTÇİNİN ÇÖKÜŞÜ RAPORLADA BELGELENDİ
Raporda yer alan veriler AKP iktidarı döneminde çiftçinin tam bir çöküş yaşadığını ortaya koydu. 2002-2012 karşılaştırmasına göre son 10 yılda 1,7 milyon çiftçi tarımdan koptu, 3 milyon hektar araziyi de işlemekten vazgeçti. Gübre ve mazot fiyatları arttı, çiftçinin bankalara borcu ikiye katlandı. Köylü, 8 kilo buğdaya karşılık 1 litre mazot alabilir hale getirildi.

- Çiftçinin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine borcu 10 yıl öncesine göre 42 kat arttı.

- Gübre fiyatları yüzde 460 artı.

- Son 10 yılda tarım ürünleri ithalatı, ihracatı geçti. Türkiye Çin’den sonra ikinci büyük pamuk ithalatçısı.

- Ekilen alan 18.1 milyon hektardan 15.8 milyon hektara geriledi. Çiftçi, yaklaşık 3 milyon hektar araziyi ekip biçmekten vazgeçti.

- 2002 yılında 1 kilogram buğdayla 2-2.5 litre mazot alabiliyorduk. Şimdi 7-8 kilogram buğdayla bir litre mozat alabiliyoruz.

- Karpuz yetiştiriyoruz, tam piyasaya süreceğiz İran’dan karpuz getiriliyor. Buğdayı tam satacağız Ukrayna’dan buğday getiriliyor.

- Süt para etmeyince çiftçi dişi hayvanlarını kesti. Bu, hayvancılığın bitmesi demek.

Çiftçi son 10 yılda perişan oldu. Üretim düştü. Gübre fiyatlarındaki artış yüzde 460’lara kadar dayandı. Çiftçi 8 kilogram buğdaya karşılık 1 litre mazot alabilir hale geldi. Toprağını ekmekten vazgeçti. Hayvancılık darboğaza girdi. Verilen destekler çiftçinin bir cebinden girdi, diğer cebinden çıktı. Çiftçinin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine borcu 10 yıl öncesine göre 42 kat arttı. Tarımın kalbi Çukurova’da çiftçi, milletvekiline dert yandı: “Cumhuriyet tarihinde ilk kez tefecinin eline düştük.” Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD), Cumhuriyet için “Türkiye’de tarımın son 10 yılı” başlıklı rapor hazırladı. İşte AKP iktidarında tarımdaki 10 yıl:

- 2002’de Türkiye’de tarımsal istihdamın oranı yüzde 34.9’du. 2012 yılında bu oran yüzde 25.

- Sektörün milli gelirdeki payı 2002’de yüzde 10.3 idi. 2012’de bu oran yüzde 8’e düştü.

- 2002’de tarımda çalışan 7.5 milyon kişi 23 milyar dolarlık tarımsal hasıla elde ediyordu. 2012’de tarımda 5.7 milyon kişi çalışıyor ve 61.8 milyar dolarlık hasıla elde ediyor.

- Türkiye’de kişi başına milli gelir 10 bin doların üzerine çıktı. Tarımda ise bu rakam 3 bin dolar.

- Tarım sektörü son 10 yılda yıllık ortalama yüzde 2.71 büyüme kaydetti. Büyümeye karşın tarım sektöründe çalışan üreticilere refah ve kazanç getirmedi.

- Amonyum sülfat gübresinin tonu 2002 yılında 162 lira iken 2012’de 590 lira oldu. (Yüzde 360 artış). Can gübresi aynı dönemde 176 liradan 678 liraya yükseldi. (Yüzde 380 artış). 10 yılda ÜRE 237 liradan bin 111 liraya (yüzde 460 artış), DAP 354 liradan 1348 liraya (yüzde 380 artış) çıktı.

Yüzde 400 artış

- Mazotun litre fiyatı Ocak 2002’de 1 liranın biraz üzerinde iken 2012 yılında 4 liranın üzerine çıktı. (Yaklaşık yüzde 400 artış.)

- Aynı dönemde ödenen toplam destek miktarı ise 2.7 kat arttı. Bu dönemde tarım ürünlerinin üretici fiyatlarındaki artış ise en olumlu koşullarda ortalama genel enflasyon düzeyinde (yüzde 10 civarında) oldu.

- Son 10 yılda buğday üretimi 20 milyon ton civarında kaldı, arpa, baklagiller, kütlü pamuk, tütün gibi ürünlerde azalma oldu.

-1990-2012 döneminde toplam baklagil ekim alanı yüzde 61.9 azaldı. 20 milyon 259 bin 990 dekar olan baklagil ekim alanı, 2012 yılında 7 milyon 723 bin 446 dekara indi. Toplamda baklagil üretimi yüzde 40.85 azalmayla 2 milyon 12 bin 876 tondan 1 milyon 190 bin 706 tona düştü.

- 2012 yılında bir önceki yıla göre tahıllarda yüzde 5.2 oranında azalış, sebzelerde yüzde 1.4 ve meyvelerde yüzde 6.4 oranında artış gözlendi.
 
- 2012’de bir önceki yıla göre buğday üretiminin yüzde 7.8 azalarak 20.1 milyon ton, arpa üretiminin yüzde 6.6 azalarak 7.1 milyon ton, çeltik üretiminin yüzde 2.2 azalarak 880 bin ton olması bekleniyor.

- Tarıma verilen desteğin milli gelirin yüzde 1’inden düşük olamayacağı kararlaştırılmış ise de bu oranda destek hiçbir zaman verilmedi. Örneğin son yıllarda destekleme 6-7 milyar TL civarında seyretti. Bu yıl 9 milyar liraya yükseldi. Ancak bu yasanın öngördüğü rakamın yaklaşık yarısı oranında.
 

Basından

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner40

banner45

banner57

banner39

banner44

banner56