İlhan Özdemir/Arguvan Yazıbaşı
Eğitim kurumları, eğitim müfredatı, o devletin siyasal ideolojisine göre şekillenir. Bağımsız Eğitim Kurumlarında, devletin siyasal ideolojisi öncelikli olmamasına rağmen, içinde olduğu devletin siyasal ideolojisine, yasalarına saygılı olmak zorundadır.
Osmanlı İmparatorluğunun dağılmasından sonra, Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde kurulan yeni devletin siyasal biçimi, 29 Ekim 1923 te Cumhuriyet ve Laik olduğu ilan edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti adını almıştır. 29 Ekim'de, hilafetin son bulmasını ve Cumhuriyetin ilanını kutlamaktayız. Bu husus Anayasamızda belirtilmiş ve değiştirilmesi söz konusu değildir. Eğer bu yasa değiştirilirse, Türkiye 200 yıl geriye çevrilmiştir demektir. Laiklik din karşıtlığı değildir, aksine herkesin dinine saygılı olmaktır. Devlet işlerinde ve Hukuk sisteminde din ile devlet işlerinin ayrılığı demektir. Laiklik, devlet işlerinde herhangi bir dini anlayışın değil, bilimin önde olmasıdır. Biz de, Türkiye Cumhuriyeti'ndeki devletin Eğitim Kurumlarında Laik-Bilimsel bir eğitim beklemekteyiz.
Avrupa, Rönesans yaşanmıştır. Ortaçağ Avrupasın’da Kilise bilimsel gelişmeler karşısında, bilimin gerçekliği ile din çelişkisini, Engizisyon mahkemeleri ile durdurmaya kalkmıştır. Ama bilimdeki gelişmeler, Avrupa'da sanayi devrimini yapmıştır. Bu gelişmeler karşısında çok sancılı ve kanlı olmasına karşın, devlet işlerinden din ayrılmış, bilim benimsenmiştir. Sonunda Fransız devrimi vukuu bulmuş ve Avrupa gelişmiş, bilim ve teknolojide ilerlemiştir. Avrupa'nın gücü bilimdedir. Buna karşın Kilise kapatılmamış ama devlet işlerinden ayıklanmıştır. Dini yaşamak isteyenler, Kilise bünyesinde Barış içerisinde yaşamaktadırlar. Kilise Cadı avlarından vazgeçmiştir. M. K. Atatürk'ün bunu görmesi ve yeni kurulan devletin bağımsız olması ve ileri medeniyetler seviyesine ulaşması için, siyasal biçiminin Cumhuriyet ve bu devletin Laik olmasını sağlamıştır. Bilime öncelik verilerek, yeni kurulan bu devletin hızlı ilerlemesi sağlanmıştır, çok sancılı ve feodal bir toplumda zor olsada. Laik bir düzen kurulmuştur. Camiler kapatılmamıştır, dinin insan vicdanında yaşaması, Allah ile Kul Arasında kalması sağlanmış, devlet işlerine karıştırılmamıştır.
Bilim gerçekliktir, teknolojiyi ve ilerlemeyi ancak bilim Işığında sağlarız. Bir bilgisayarı yurt dışından almak ilerlemek değildir ama yapmak ilerlemektir. Buluşlar yapmak medeniyet seviyesinde rekabet edebilir hale gelmektir. Gelecek nesillerin yetişmesinde bilimsel bilgiler, bilimsel düşünme yöntemleri, deneysellik ve nedensellik öğretilir. Din ise deneysel ve nedensellik taşımaz, inanç odaklıdır. Gelişmiş bir ülke olabilmemiz için, ileri bir toplum olmamız için, düşük suç oranının oluşması için, gelecek nesillerin bilimsel düşünce yönteminin kavratılması ve bilimsel bilgilerle donatılması zorunludur.
Laik bir devlette dini eğitim verilmezmi? Verilir tabii, İmam Hatip Liseleri, Üniversitelerde İlahiyat Fakülteleri, Camilerde, Cemaatlerin kendi kurumlarında dini eğitim verilmesi uygundur.
Türkiye Cumhuriyetinde tahminen 15-18 Milyon Alevi-Bektaşi, %3-4 gibi kendisini Ateist - Pagan, 6-7 Milyon Şafi, 600-700 bin civarında Hristiyan, geri kalanın Sünni- Hanefi vatandaşımız yaşamaktadır. Din derslerinde sadece bir mezhep değil, diğer mezheplerin ve dinler tarihinin de öğretilmesi icap eder.
Bir de Orta eğitimde Seçmeli Dersler vardır. Seçmeli Dersler, öğrencinin eğilimine göre, yeteneğini, bilgisini artıracağı ders olarak verilir. Müzik, el sanatları, tarım, Uygulamalı dersler vs. gibi.
Arguvan, Yazıbaşı Orta Okulunda bilinen 2 yıldır, yalnız Hz. Muhammed'in Hayatı ve Kuran'ı Kerim dersleri seçmeli olarak okutulmaktadır. Başka bir seçmeli ders istendiğinde bahane olarak, başka bir sınıf dolduracak kadar öğrencinin olmaması ve başka ders verecek kadronun olmayışı gösterilmektedir. Acaba tüm öğrenciler bu dersleri kendi istekleri ile mi yoksa idarecilerinin yönlendirmesiyle mi seçmiştir? Burası İmam Hatip Orta Okulumudur?
Hayatı, Beşeri Hayatı ilgilendiren seçmeli dersler yerine dini seçmeli derslerin verilmesi ne kadar doğrudur? Türkiye Cumhuriyeti Orta Öğretimi Laik olmak zorunda değilimdir? Dini eğitim almak isteyenlerin İmam Hatip Liselerine gitmeleri gerekmez mi? Yoksa tüm Orta Eğitim, İmam Hatip Orta Öğretimine mi dönüştürülmüştür.? Başka Orta okullarda aynı uygulamanın olup olmadığını bilmiyorum.
İlhan Özdemir/Arguvan Yazıbaşı