Hz Ali Hz Muhammed birlikteliği ve emevilerle yapılan savaşlarda özellikle de, emevi taraftarlaının kaybından dolayı beslenip bekletilen kin, Hz. Muhammed in dünyadan göçmesi bir fırsat olarak bilinir intikamlar başlar…
-Hz Ali ve Hz. Muhammed’in ehlibeyti ve yandaşlarının katledilmesi ve ‘’dönem dönem, yapılan alevi katliamları için de yazılan fetvalar anlaşılan henüz yürürlükte demek…
-Abbasiler, Selçuklular, Osmanlılar döneminde yapılan Alevi kıyımına ( Maraş Sivas, Gazi, Çorum , Tokat, Malatya katliamlarını programlayanlar da aynı zihniyet değil miydi..?
-O katliam ve fetvalar ‘’yalnız Alevilere yapılanlarla da sınırlı kalmamıştır.. Sisteme sermayenin hakimiyeti ile emek üzerinde baskı gerektiğinde ‘’her kesimden ilerici devrimci yiğitler için zaman ve ortama bırakılmış ve uygulanmıştır …
-İstanbul da ‘’3 köprünün de adını ‘’Yavuz Sultan Selim, konması da bir tesadüf olmasa gerek.
Günümüz itibarıyla, Dünya milletlerinin ‘’sevabıyla günahıyla biri birlerini iyiden iyiye görebildiği ve Alevilerin örgütlü olduğu şu günlerde, o kadarıyla yetinmiş oldular işte …
-O nedenle ‘’Bir Yavuz’’un yaptıklarını yapmaya‘’ülkeyi karmakarışık alabora ettikleri şu yıllarda’’ kendilerinde o cesareti göremeyip, o kadarıyla yetinip rahatlamış olmalılar..
-Bu memleketin ortak sahipleri olan 25 Milyon Alevi yi o ‘’tip kararlarla’’ en acıyan yerlerinden incittiklerinin de çok iyi bilincindedirler…
-Hele de o akıllılar ‘’akiller olarak ülke geneline dağıtılanlar.. Ulaşabildikleri her yerde ülkede barış için çıktık, deyip yola koyulmuşlardı…
Devletin yürütmesi olarak ‘’köprünün isimlendirilmesinde olduğu gibi, içerde huzursuzluk, dış komşularla savaş kışkırtıcılığı için, ABD birleşik devletlerinin yardım ve desteğine kadar, Baş Bakan koşuştururken, o Akil gurup insanlarımıza ‘’barışın adını nasıl ağza alıp konuşmaya devam edebileceklerse! merak ediyoruz doğrusu…
Saygılarımla.