ÖMRÜM…
Geçip giden ömür için ağıt yakmalı mı?
Gelecek ömür için hangi umutları beslemeli?
An be an sayfalara dökülen Ömrüm...
Çoğu gitti, azı kaldı...
BİLİYOR MUYDUNUZ?
Biliyor muydunuz?
Madem biliyordunuz, neden söylemediniz?
Madem biliyordunuz, neden şahitlik etmediniz?
Madem biliyordunuz, neden müdahale etmediniz?
Madem biliyordunuz, neden yaşamıyorsunuz?
NE VARSA, YOL’DA VAR!
Hayat; Yol'dur!
Yol'a çıkan,
Yol'dan çıkan,
Yol'da kalan,
Yol'suz olan,
Yol'u bulan,
Yol'da kayan,
Yol'u kaybeden,
Yol arayan,
Yol'dan korkan,
Yol'dan şikayet eden,
Yol'da bırakılan,
Yol'da bırakan var mı?
ŞİMDİ NE ZAMANI?
Şimdi;
Yolculuk Zamanı...
Hasbihal Zamanı...
Muhasebe Zamanı...
Muhabbet Zamanı...
Dönüş Zamanı…
BENLİK ARAYIŞI
Zaman unutturuyor bize dün yaşadıklarımızı...
Gevşemeye başlıyor aklımız...
Tedbirleri elden bırakıyoruz.
Dünyanın bazı yerlerinde fay hatlarını olmadığı, sağlam meskun bölgeler, yerler olduğunu söylüyorlar. Ama insan hayatının içinde fay hattının olmadığı yer var mı?
Zemini üzerine bin yıllık yurtlar inşa edeceğimiz...
Sığınacak güvenli limanlarımız...
İsyanlardan, çıkmazlardan, zulümlerden kurtulup sığınacağımız Medine'miz...
UYANDINIZ MI?
Uykudan...
Gafletten...
Şuursuzluktan...
Aldanmaktan...
Cehaletten...
Uyandınız mı?
Yoksa hala uyandırılmayı mı bekliyorsunuz?
YOĞUNUM!
Kime sorsan yoğunum diyor.
Şehir, öyle bir hayat ki; farklı bir yere gitmeyi, yeni bir insanla tanışmayı gerekli kılmayan,
çizilen sınırlar dışına çıkma cesareti vermeyen, gelecek korkusunun içine hapseden,
iş saatleri ile ev arasında insanı boğan haldedir.
ve yoğundur, insan.
Yoğunum dediği şey bunalımıdır.
HIRSIZ VAR!..
Hırsız Var!
Zaman Hırsızları... Emek Hırsızları... Bilinç Hırsızları...
Sermaye Hırsızları... Arsa Hırsızları... Namus Hırsızları...
Gelecek Hırsızları... Gözyaşı Hırsızları... Değer Hırsızları...
Ruh Hırsızları... Akıl Hırsızları... Proje Hırsızları...
Dikkat! Şuurlu olmak lazım...
Hırsızlar, almak için insanın- toplumun canına- malına kast etmekten imtina etmezler.
Hırsızlar çaldıklarının değerini iyi bilirler ama ucuza başka bir ülkeye- kesime değerinden düşük halde satarlar.
Hırsızlar, huylarından kolay kolay vazgeçmezler.
Hırsızlar, en değerli olan şeyleri alırlar.
Hırsızlar, en şuursuz anı kollarlar. Ne zaman gelecekleri belli olmaz.
TARAF
Bütün mesele: Taraf Olmak...
Taraflar kimdir?
Taraflar kimin adına hareket ediyor?
Taraflar hangi tarafta duruyorlar?
Bertaraf etmeye çalıştığımız taraf kimler ile birlikte çalışıyor?
Bizi taraf olmaya zorlayanların tarafına neden geçiyoruz?
DOKUN!
Dokun!
Sorunlara dokun! Dostlara dokun! Yaralara dokun!
Zalimlere dokun! Kalplere dokun! Eşyaya dokun!
Akla dokun! Kitaba dokun! Zamana dokun!
Vahye dokun! Kendine dokun! Meselelere dokun!
Krizlere dokun! Ülkelere dokun! Tarihe dokun!
Ekrana dokun! Bildiklerine dokun! Toprağa dokun!
Suya dokun! Acılara dokun! Zaferlere dokun!
Kötülüklere dokun! Zulme dokun! Nefsine dokun!
Gökyüzüne dokun! Gidişata dokun! Engellere dokun!
Sözlere dokun! Yazılara dokun! Duygulara dokun!
Suya dokun! Fitneye dokun! Cehalete dokun!
Sevgilerine dokun! Korkularına dokun! Çıkarlarına dokun!
Nimetlere dokun! Hayallerine dokun! Kederlerine dokun!
Dokun ki bilesin...
Dokun ki deviresin...
Dokun ki inşa edesin...
Dokun ki yol alasın...
